30 Nisan 2014 Çarşamba

Paçanga Böreği

Yarın tatil...
Tatili hafta sonu keyfinde geçirmek için bir kahvaltı önerisine ne dersiniz !
İşte size, çok basit bir o kadar da lezzetli bir börek tarifi...

Paçanga Böreği

İsminin ne anlama geldiği ile ilgili en ufak bir fikrim yok ...
Ben lezzetini bilir onu söylerim ...
Bu böreği sevmeyecek yoktur diye tahmin ediyorum ...
Hemen tarifini veriyorum :)


Malzemeler:

  • 2 adet yufka
  • 150 gram pastırma
  • 200 gram kaşar peyniri
  • 3 adet domates
  • Kızartmak için sıvı yağ
Yapılışı:
  • Kaşar peynirini rendeleyin, domatesleri ay dilimi şeklinde doğrayın.
  • Bir yufkayı 8' e bölün.
  • Yufkaların geniş tarafına bir pastırma dilimi, üzerine rendenelenmiş kaşar ve domates dilimleri koyarak rulo şeklinde sarın. (Sigrara böreği gibi, kenarlarını içe doğru katlayarak sarmanız gerekiyor)

  • Şöyle iri, tombik börekleriniz olacak...
  • Börekleri tavada, kızgın yağda kısık ateşte iki yönünü de kızartın...
  • Fazla yağını almak için bir süre kağıt havlu üzerinde bekletin ve sıcak sıcak servis yapabilirsiniz...
Notlar:
  • Seviyorsanız eğer bu böreğe biber de ilave edebilirsiniz.
  • Kızartma ile aranız yoksa eğer fırında da pişirebilirsiniz.





29 Nisan 2014 Salı

Burdur'dan Burdur Şiş ve Ceviz Ezmesi Yemeden Geçmeyin !!!

Kışın hayallerini kurup, hasretle beklediğimiz tatil sezonu nihayet yaklaştı.
Ülkemizde birbirinden güzel iklimlere, doğaya, tarihi değerlere sahip tatil mekanları saymakla bitmez ... Bunlardan biri de hiç kuşkusuz Antalya'dır.

Antalya'ya hem İstanbul hem de Ankara üzerinden giden tatilcilerin ortak güzargahıdır Burdur.
Bugüne kadar yaptığım Antalya yolculukları gece olduğu için pek vakit geçirememiştik Burdur'da.
Ama bu kez gezdik gördük, yeni bir lezzetle tanıştık Burdur'da.


Bu yazı Burdur'a yolu düşenlerin Burdur'da ne yesem sorusuna cevap vermek için yazıldı :) 
Her şehrin kendine özel lezzetleri olduğu gibi Burdur'un da kendine özgü bir yemeği var.














Burdur Şiş...
Evet şiş köfte değil, Burdur köfte değil, "Burdur Şiş" ...
Burdurlular sanırım bu konuda biraz hassaslar Burdur Şiş'e kendi isminden başka bir isimle hitap edilmesine katlanamıyorlar :)

15 Nisan 2014 Salı

Atatürk Orman Çiftliği

Bizim bir çiftliğimiz var ...
Atatürk'ten hatıra ... Onun ileri görüşlülüğü ile bu ülkeye kazandırdığı eserlerden biri.
Cumhuriyetin ilk yıllarında modern tarım yöntemlerini öğretmek; fidan yetiştirme, bahçecilik, bağcılık ve hayvancılık alanında çiftçiyi eğitmek, Avrupa koşullarında tarım ve hayvancılığı ülkemize taşımak, kendi üretimlerini ürüne dönüştürmek için kurmuş olduğu bir çiftlikti orası ...

Hikayesi ise şöyledir*;

Türkiye Cumhuriyetinin Kurucusu, Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK 1925 senesinin İlkbahar mevsiminde, tanınmış yerli ve yabancı teknik elemanları davet ederek Ankara civarında kurulması icap eden böyle bir çiftlik için müsait arazinin aranması emrini verdi. 

ATATÜRK eliyle çiftliğin bugünkü yerini işaret ederek "Burayı gezdiniz mi ?" teknik elemanlar ise "Burası çiftlik kurulması için aranan vasıflardan hiç birini taşımıyor. Bataklık , çorak ve fakir bir yer" dediler. Atatürk bu görüşe hiç iştirak etmedi ve "İstediğim yer böyle bir yer olmalıdır. Ankara' nın kenarında hem batak hem çorak hemde fena bir yer. Bunu biz ıslah etmezsek kim gelip ıslah edecektir."diyerek talimat vermiş ve çiftliğin kurulma çalışmaları başlamıştır. 

Ata' nın buraya olan sevgisi ve çiftliğin içerdiği kendisine has özellikler nedeniyle vasiyet doğrultusunda 24/03/1950 tarihinde çıkarılan 5659 Sayılı Kanunla Atatürk Orman Çiftliği, bugünkü hüviyetine kavuşmuştur. Atatürk'ün 1937 yılındaki feragat mektubunda Atatürk Orman Çiftliği "Hilesiz ve Nefis gıda maddeleri üretmekle görevlidir" demiştir.


Çiftlik yakın zamana kadar şehrin göbeğinde, yeşili görmek, nefes almak isteyenlerin kaçabileceği bir mekandı...
Sadece tarım ve havyancılık yoktu bu çiftlikte. Günümüzde "Atatürk Orman Çiftliği Atatürk Evi Müzesi" olarak kullanılan Atatürk'ün Selanik'te doğduğu evin bir benzeri (Ankara'ya gelenlerin uğraması gerekene bir mekan), 32 hektarlık bir arazi üzerine kurulu bir hayvanat bahçesi, Karadeniz Havuzu ve Devlet Mezarlığı da çiftlik arazisinde bulunuyor.** Bunun dışında piknik alanları ve gezi parkları da var ...

Şimdilerde çiftliğimizin eski tadı yok, artık koşu yolumuz da yok :(
Yine de çiftlikte hala bazı ürünlerin üretimine devam ediliyor...
Süt ve süt ürünleri, bal, doğal meyve suları sanırım en sevilen ürünler çiftlikte.

Çiftlikte üretilen tüm ürünleri bulabileceğiniz AOÇ satış mağazaları var ...
Biz bu hafta sonu o mağazalardan birindeydik ve ben sizler için bu ürünleri görüntüledim...

14 Nisan 2014 Pazartesi

Isırgandan Korkmayın... Isırgan Otlu Börek ...

Çalışan insanlar bazı zevklerden mahrum kalabiliyor ...
Pazara gidip şöyle pazarcılarla sohbet ede ede alışveriş yapmak da bunlardan biri bence :(
Gidebileceğim iki pazar da salı günleri kuruluyor ... İşten çıkıp pazara yetişmek gibi bir durum da mümkün dahi olmuyor ...
Bu hafta sonu bahar heyecanına kapılıp gidebileceğim pazar yerleri aradım üşenmeden ve buldum da :)
Her şey yemyeşil, taptaze, pazar bile bahar kokuyor ...

Şöyle coşkuyla gezerken, çok uzun zamandır göremediğim bir şey gördüm pazarda ...
Isırgan otu :))
Amcanın bir tanesi ne kadar değişik ot varsa toplamış gelmiş ...
Madımak, ısırgan, yemlik, gonca kulak ...
İtiraf edeyim benim tanımadığım başka otlar da vardı.
Haftaya yine gidersem, başka otlar da deneyeceğim :)


8 Nisan 2014 Salı

Pudingli Muzlu Piramit Pasta

Uzun bir aradan sonra yeniden merhaba :)
Hasta geçen günlerin ardından iyileşmemi kutlamak ve ağzımızı tatlandırmak için bir tatlı hazırlayayım dedim. Ama bu mevsimde yakalanılan grip çok acımasız. Öyle kolay kolay iyileştirmiyor insanı. Bu durumda beni yormayacak, basit ve pratik bir çözüm düşünürken aklıma bu piramit pasta geldi :)


LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...